USM

 

Sürekli gelişen ve değişen tasarım dünyasının, kişisel yaşam ve çalışma mekanlarına seslenen imza markası USM, özellikle Haller sistemi ile modülerlik kavramını yaratıcılıkla birleştiriyor; sınırsız mobilya kombinasyonları ve multi-işlevsel çözümler sunuyor. 


1885 yılında Ulrich Schaerer tarafından İsviçre’de kurulan ve başlangıçta sadece metal işleme üzerine çalışan USM, 1961 yılında, yönetimdeki ikinci kuşak olan Paul Schaerer’in fabrikayı modernize etmesi için İsviçreli mimar Fritz Haller ile el sıkışmasıyla başka bir yeni bir yöne evriliyor. USM için bir fabrika tasarlayan Haller ile çok başarılı ve ses getiren bir projeye sahip olan USM, mimar ile 1963 yılında da (bugün USM Haller sistemleri olarak bildiğimiz) açık planlı ofislere yönelik bir mobilya serisi yaratma kararı alıyor.


O tarihten bu yana, tasarımları için yeni bileşenler, yeni işlevler, yeni rafine eklemeler, yeni kolaylıklar araştırmaktan hiç vazgeçmeyen USM’nin tasarım manifestosu, popülist bir marka olmak yerine geleceğe odaklanmak ve akıllı mobilyalar hayata geçirmek. Yarım yüzyılı aşan üretim tarihinde ortaya çıkardığı tasarımlarla klasikleşmiş, MoMa ve Cooper-Hewitt Ulusal Tasarım Müzesi’nin kalıcı koleksiyonlarına dahil olmuş mobilyalar üretmiş, zamansızlığı felsefe edinmiş bir tasarım markası olan USM’nin mobilya koleksiyonları, mekan ve ihtiyaca göre yeni formlar alıyor ve bulundukları alana uyum sağlıyorlar. Biçim ve işlev arasında mükemmel bir denge kuran USM tasarımlarının mantığına eğildiğimizde, uyarlanabilir olmanın faydalarını, formun fonksiyonla nasıl birleştiğini ve modülerliğin kişiselleştirilmeye ne kadar yakın durduğunu görüyoruz. USM, nesiller boyunca yaşayan mobilyalar üretirken ve gelecek nesillere sorumlu uygulamalar konusunda örnek olurken, ekosisteme saygılı bir tasarım etiği de miras bırakıyor.